Mynet Haber


Mynet Haber
ANKARA (İHA) – Milli Eğitim Bakanlığı, 4+4+4 düzenlemesinin uygulamasıyla ilgili bir genelge yayımladı. Buna göre 30 Eylül 2012 itibarıyla 66 ayını tamamlayan çocukların ilkokula kaydı yapılacak.
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer imzasıyla yayınlanan genelgede, 6287 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile zorunlu eğitim süresinin 8 yıldan 12 yıla çıkarıldığı ve bazı yeni uygulamaların gündeme geldiği belirtildi. Yeni uygulamaların daha etkili ve verimli bir şekilde yürütülmesini sağlamak amacıyla söz konusu kanunla getirilen düzenlemelerle ilgili olarak yapılacak uygulamaların açıklandığı genelgede, zorunlu eğitimin 4 yıl ilkokul, 4 yıl ortaokul ve 4 yıl da lise eğitimini kapsadığını kaydedildi. Öğrencilerin öğrenim gördüğü birinci 4 yılın (1, 2, 3, 4. sınıflar) ilkokul, ikinci 4 yılın (5, 6, 7, 8. sınıflar) ortaokul ve üçüncü 4 yılın (9, 10, 11, 12. sınıflar) ise lise şeklinde isimlendirileceğini kaydedilen genelgede ilkokullar ile ortaokullara ilköğretim veya ilköğretim kurumları, liselere ise ortaöğretim veya ortaöğretim kurumları denilmeye devam edileceği ifade edildi. Veliler, okul yönetimleri ve mülki amirlerin ilköğretim öğrencilerinde olduğu gibi ortaöğretim öğrencilerinin de okula devamını sağlamakla yükümlü olacağı bildirildi.

İMAM HATİP OKULLARINA DEVAM ETMEK İSTEYEN 5. SINIF ÖĞRENCİLERİ BU OKULLARA KAYIT YAPTIRABİLECEK

Genelgeye göre 2012-2013 eğitim ve öğretim yılı için 30 Eylül 2012 tarihi itibarıyla 66 ayını tamamlayan tüm çocukların okul kayıt işlemleri e-okul sistemi üzerinden merkezi olarak yapılacak. 60-66 ay arasındaki çocukların ise velisinin yazılı isteği ile gelişim yönünden hazır olduğu anlaşılanların ilkokula devamları sağlanacak. Diğer öğrenciler okul öncesi eğitime yönlendirilecek. Ayrıca okul öncesi eğitimde 48-60 ay arası çocuklar için 2013 yılı sonuna kadar belirlenmiş olan yüzde 100 okullaşma hedefi devam edecek.

Okul öncesi eğitim için 30 Eylül 2012 tarihi itibarıyla 37-66 ay arasındaki çocukların anaokulunda veya uygulama sınıflarında, 48-66 ay arasındaki çocukların ise ana sınıflarında eğitim almaları sağlanacak.

2011-2012 eğitim ve öğretim yılında ilköğretim 4. sınıfta okuyan ve bir üst sınıfa geçen öğrencilerin 2012-2013 eğitim ve öğretim yılında ortaokul 5. sınıfa kayıtları e-okul sistemi üzerinden yapılacak. Ancak 2012-2013 eğitim ve öğretim yılında eğitim öğretime başlamış olan imam hatip ortaokullarına devam etmek isteyen 5. sınıf öğrencilerinin kayıtları bu okullara yapılacak.

SEVİYE BELİRLEME SINAVI 8. SINIFTA

İlköğretimi tamamlayan öğrencilere diploma verilmeyecek. 12 yıllık zorunlu eğitim sonunda ortaöğretim diploması verilecek. 2011-2012 eğitim ve öğretim yılında 8. sınıfta okuyan öğrencilerden Seviye Belirleme Sınavı (SBS) sonuçlarına göre öğrenci alan ortaöğretim kurumlarından herhangi birine yerleşemeyen öğrenciler ile bu sınava katılmayan öğrencilerin tamamının tercihleri doğrultusunda ortaöğretim kurumlarına kayıt yapmaları sağlanacak. Yatılı ilköğretim bölge okullarının (YİBO) yatılı kısımlarında sadece ortaokul (5, 6, 7 ve 8. sınıf) öğrencileri yatılı olarak kalacak. İlkokul öğrencilerinin ise köy okullarında veya taşımalı olarak diğer ilkokullar ile yatılı YİBO’larda gündüzlü olarak öğrenimlerine devam etmeleri için gerekli tedbirler alınacak.

Genelgede, 2012-2013 eğitim ve öğretim yılında özellikle ilkokul birinci sınıfa kaydolacak öğrenci sayılarının da dikkate alınarak okullarla ilgili gerekli planlamaların acilen yapılması ve uygulamada herhangi bir aksaklığa meydan verilmemesi için şu tedbirlerin alınması gerektiği kaydedildi:

“Fiziki şartların uygun olduğu durumlarda ilkokul, ortaokul ve lisenin bağımsız olarak düzenlenmesine öncelik verilecek. Okulların fiziki ortamları, öğrencilerin gelişim özellikleri dikkate alınarak düzenlenecek. Aynı bina içerisinde ilkokul ile ortaokulun veya ortaokul ile lisenin birlikte bulunması durumunda, okul giriş çıkış kapıları ile bahçe gibi ortak kullanım alanlarının öğrencilerin yaş seviyeleri dikkate alınarak imkanlar dahilinde düzenlenmesi sağlanacak. İmam hatip ortaokullarının bağımsız ortaokul olarak kurulmasına öncelik verilecek, bunun mümkün olmadığı durumlarda imam hatip liseleri ile birlikte kurulabilecek. Ancak bu durumda imam hatip ortaokulu öğrencileri ile imam hatip lisesi öğrencilerinin okul giriş-çıkış kapıları ile bahçe gibi ortak kullanım alanlarının öğrencilerin yaş seviyeleri dikkate alınarak imkanlar dahilinde düzenlenmesi sağlanacak. Şartların uygun olmaması durumunda aynı binada bulunan ilkokul ve ortaokul için ikili öğretim uygulaması yapılabilecek. İkili öğretim yapan okullarda ortaokullar sabahçı, ilkokullar ise öğlenci olarak eğitim öğretim faaliyetlerini yürütecek. Çeşitli sebeplerle kapalı bulunan okulların ihtiyaç halinde yeniden kullanıma açılması için gerekli tedbirler alınacak. Ortaokulların ilkokul veya liselerle birlikte aynı binada kurulması halinde okulun bir müdürü bulunacak. Bunun için binada daha önce görev yapan okul müdürü yeni uygulamaya göre iş ve işlemleri yürütecek. Örneğin ilkokul ve ortaokulun aynı binada bulunması durumunda mevcut okul müdürü ilkokul ve ortaokulun yönetiminden sorumlu olacak. Ortaokulun lise ile birlikte kurulması durumunda ise lise müdürü ortaokulun iş ve işlemlerini de yürütecek.”

Eğitimi 12 yıla çıkaran kanunla ilkokul 4 yıllık eğitim öğretim veren kurum olarak tanımlandığından, birleştirilmiş sınıf uygulamaları 1, 2, 3 ve 4. sınıfları kapsayacak şekilde uygulanacak. MEB Taşımalı İlköğretim Yönetmeliği kapsamında taşınan ilköğretim çağı öğrencileri için söz konusu yönetmeliğin ilgili maddelerindeki belirtilen ”1-3. sınıf öğrenci sayısının 10’un altında olması” ifadesi, ”1-4. sınıf öğrenci sayısının 10’un altında olması”, ”4-8. sınıflar” ifadesi ise ”ortaokul 5-8. sınıflar” şeklinde dikkate alınarak uygulanacak. Taşıma merkezi olan okullarda birleştirilmiş sınıf uygulaması yapılmayacak ve yapılan taşıma planlamaları bu doğrultuda yeniden düzenlenerek, ihalelerin zamanında bitirilmesi sağlanacak.

Kanun gereği 2012-2013 eğitim ve öğretim yılından itibaren zorunlu eğitim kapsamındaki ortaöğretim (lise) öğrencilerinin taşınmasına yönelik planlamaların, taşımalı ilköğretim uygulaması ile uygulama birliği sağlanması bakımından, ilköğretim ile eş zamanlı olarak tamamlanması sağlanacak.

——————————————————————————–

AKP’li vekilden Erdoğan’ı kızdıracak çıkış!
Askeri darbeleri araştırmak üzere TBMM’de oluşturulan komisyonun dünkü ilk toplantısına, AK Parti’nin general kökenli İstanbul Milletvekili Şirin Ünal’ın sürpriz darbe çıkışı damgasını vurdu.Güncelleme:09 Mayıs 2012 11:48

Darbelerin çok çeşitli nedenleri olduğunu belirterek, medya, ekonomi, eğitim, siyasi yönetim tarzı ile ilişkilerine bakılması gerektiğini vurgulayan Ünal, “Ülkeyi siyasiler çok iyi idare ettiler de askerler durup dururken kendiliğinden mi darbe yaptı? Bana göre hayır” dedi.
“1952’de NATO’ya girmişiz, her toplantıda seçilmiş Milli Savunma Bakanı ön tarafta, Genelkurmay Başkanı ise arka tarafta oturmuş, biz de ise tersi olmuş. 60 yıldır da bundan ders alıp bunu düzeltmemişiz. Siyasiler bunu niye düzeltemedi?” diyen Ünal’a, Ak Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, “Sizden korktuk, askerlerden korktuk” tepkisini verdi. Ünal, “Subay eğitimlerini çok mu demokratik yaptık da darbeler oldu. Subayların girişleri ve seçilmeleri toplumun tüm kültürünü, inanç sistemini kucakladı da mı oldu? Hayır, bunları yapamadık; hep belli kaynaklardan geldik” diye konuştu.
MHP’li Özcan Yeniçeri de, darbelerin gökten inmediğini, darbe yapılmadan önce darbeyi meydana getirecek şartların oluşturulduğunu savundu. Yeniçeri, “Darbe söz konusu olduğu zaman, siyaset kurumu başta olmak üzere hiç bir kurum masum değildir” dedi.

Deprem Dede hesapladı: 2014!
Kandilli Rasathanesi eski müdürü Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, yaptığı hesaplamalar ışığında, Maramara’da beklenen depremin olma olasılığının en yüksek olduğu zamanı 2014 olarak verdi.Güncelleme:09 Mayıs 2012 11:34

Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara’dan, İstanbul için riskli yılın 2014 olduğu açıklaması geldi.
Akşam gazetesinden Ercan Öztürk’ün haberinde, Kandilli Rasathanesi eski müdürü Işıkara, olası Marmara depremi için yaptığı hesaplamayı anlattı.

“Marmara’daki depremle ilgili bir öngörüm var” diyen Işıkara, bir başka fayın varlığından ve tehlikesinden de söz etti. Işıkara şunları söykedi:
“17 Ağustos’un bittiği yer ile 1912 depreminde Mürefte, Şarköy’ün bittiği yer arasında kırılmamış bir parça var. Bilim adamlarının konuştuğu hep o parça. Adaların güneyine düşüyor ve Tekirdağ’a doğru uzanıyor.
‘Weiibl Olasılık Fonksiyonu’ adı verilen bir fonksiyonla bazı hesaplamalar yaptım. Yaparken de Marmara’da meydana gelen 9’un üzerindeki depremleri aldım. Bu yaklaşık 7 şiddetinin üzerine tekabül de edebilir.
Fonksiyonun çalışma prensibi şu. Olaylar arasındaki zaman farkları alınır. Sabit olmayan, yani iki deprem arasında kaç yıl varsa örneğin 50-60 yıl, takip eden süreçte 70 ila 80 ya da 90 ila 100 sene vardır.
1900’den önceki verileri de alarak bu olasılık dağılımını uyguladığınız zaman karşıma çıkan manzara şu: 2014. Yani Marmara’da beklediğimiz büyük depremin olma olasılığının en yüksek olduğu zaman. Bu olasılık dedim. Olma da var olmama olasılığı da var. Ama böyle bir gerçek var.
İKİNCİ TEHLİKE
Bir de ikinci yer var İstanbul’u etkileyecek. Kuzey Anadolu Fay’ının güney kolu. Adapazarı’nda, İzmit’te daha olay bitmedi. Adapazarı Geyve’den başlıyor, Mekece’den İznik Gölü’nün güneyinden, oradan da Gemlik Körfezi’nden Marmara’ya giriyor.
17 Ağustos depremi Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun kuzey kolunda gerçekleşti. Güney kol çok sessiz. İyi bir sessizlik değil. En son 1750 ya da 1780’lerde deprem üretti. 250-300 yıldır sessiz. Hayra alamet değil.
Bu deprem olduğu zaman hem Marmara’nın bütünü hem de İstanbul çok etkilenecek. Hepimizin bu konuda önlem alması gerekir. Marmara ve çevresi Türkiye’nin kalbidir.

‘Kaleminden pislik akıyor’ sözüne jet yanıt
Erdoğan’ın ‘kaleminden pislik akıyor’ dediği Bekir Coşkun twitter’dan açıklama yaptı.Güncelleme:09 Mayıs 2012 10:33

Erdoğan’ın ‘kaleminden pislik akıyor’ dediği Cumhuriyet yazarı Bekir Coşkun twitter hesabından Başbakan’a dava açacağını açıkladı.
Genelkurmay’dan sonra Başbakan Erdoğan’ın da sert sözlerle hedef aldığı Cumhuriyet yazarı Bekir Coşkun Twitter’dan yaptığı açıklamayla polemiği mahkemeye taşıyacağını duyurdu.

İşte Bekir Coşkun’un yanıtı

“Üzülmeyin arkadaşlarım… Benim kalemim hep şefkat, merhamet, sevgi istedi… Kine, nefrete, merhametsizliğe kızdım… Beni eleştirirken “Kaleminden pislik akan” demesi, asıl bir Başbakan’a yakışmadı… Tabi ki dava açacağım… Yargı yoksa, o zaman sığınacağım tek yer kalır; sizin vicdanlarınız… ”

BAŞBAKAN ERDOĞAN NE DEMİŞTİ?

Başbakan Erdoğan İtalya ziyaretinin ardından Türkiye’ye dönüşünde Esenboğa Havalimanı’nda açıklamalarda bulundu. Erdoğan, Genelkurmay’ın açıklamalarına konu olan Bekir Coşkun için ağır ifadeler kullandı.

“O YAZARA TÜM PAŞALAR DAVA AÇMALIDIR”

Basın mensuplarının, Genelkurmay’ın yaptığı açıklamaları hatırlatması üzerine de Başbakan Erdoğan, ‘O yazara tüm paşalar dava açmalı’ cevabını verdi. Başbakan Erdoğan, bugünkü grup toplantısında Genelkurmay Başkanlığı’na sert eleştiriler yönelten Kılıçdaroğlu’nun konuşması hatırlatılınca ‘Kılıçdaroğlu, siyasetin adap yanını iyi anlayamadı. Kimsenin kimseye hakaret yetkisi yok. Genelkurmay’ın açıklamasına neden olan ‘Paşa’ benzetmesi iyi anlaşılmalı. Paşa benzetmesiyle hakaret Atatürk’e kadar uzanır’ açıklamasında bulundu.

“O ZAT’IN KALEMİNDEN PİSLİK AKIYOR ”

Başbakan Erdoğan Genelkurmay’a yönelik ‘Paşa’ başlıklı bir yazı yazan Cumhuriyet yazarı Bekir Coşkun’a da oldukça sert sözler söyledi. Erdoğan Bekir Coşkun için ‘ ‘paşalar için yaptığı benzetme talihsiz bir benzetmedir. Ama O zat ne yazık ki bütün kaleminden pislik akan bir zat olduğu için böyle şeyler yapıyor’ dedi. Başbakan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu da Bekir Coşkun’a destek verdiği için eleştirdi.

Etiketler : Mynet Haber , Mynet , Mynetalem , Mynet Sohbet , Mynet Video , eski Mynet , Kamerali Sohbet

Mynet


Mynet Alem.Com Eski Mynet lileri ve Mynet Alışkanlıklarını birleştiriyor.. Sizler İçinde İdeal Bir Sohbet Oyun Eğlence Sitesi Yeni Yüzü Tasarimiyla daha güzelleşiyor.. Takip Etmeye Devam Edin

By mynetalem Mynet içinde yayınlandı